Performans sistemi; hekimleri birbirine düşürmek, işbarışını bozmak ve hastaya ayrılan süreyi yok etmek amacıyla kurgulanmış dahiyane (!) bir uygulama.
Kul hakkının gırla yendiği, takım çalışmasının mahvedildiği ve devletin bile bile zarara uğratıldığı eşsiz bir matematik oyunu…
Geçen hafta elime geçen bir mektupta bu durum çok acı bir şekilde anlatılmış.
Orta ölçekli bir devlet hastanesinde yaşanıyor bize yazılanlar…
Sizlere aynen aktarıyorum:
Günümüzde tıbbi biyokimya uzmanları ikiye ayrılıyor:
-6 yıllık tıp fakültesi mezunu olup, tıpta uzmanlık sınavını kazanıp ‘uzman doktor’ olanlar
-4 yıllık lisans bölümünden mezun olup, farklı bir uzmanlık sınavıyla, ‘uzman’ olanlar.
Biri uzman doktor, diğeri ise uzman…
Buraya kadar belki pek birşey yok, saçmalık bundan sonra başlıyor:
Adı bizde saklı olan bu hastanede 4 yıllık lisans mezunu olan biyokimya uzmanı, o hastanedeki genel cerrah, göğüs hastalıkları uzmanı, ortopedist, kulak burun boğaz uzmanın yaklaşık dört katı daha fazla döner sermaye alıyor.
Hem de icabı, nöbeti ve malpraktis riski olmadan bu geliri elde ediyor!
Sadece bununla da kalmıyor, ihale komisyonunun doğal üyesi olduğundan yüzde on bonus da hesabına yatıyor.
Benim gençliğini acil servislerde, ameliyathanelerde ve post op servislerde geçiren,uzman olmak için bir yerinden ter damlayan genel cerrahi, ortopedist, kbb uzmanı arkadaşlarım ise saçma sapan yönetmelikler yüzünden emeğinin karşılığını alamıyor.
Esasında kimse alamıyor ama sorun alanın değil, almayanların çok olması…
Bu satırları okuyanlar bu konuları çok iyi biliyor,
Peki ya bu yönetmelikleri çıkaranlar, bunları yazarken ne içiyor?
Ne içiyorlarsa söyleseler de, biz de içsek;
En azından onlar gibi dünyanın geri kalanını görmezden gelsek.
Ve tıpta uzmanlık için geçen onlarca seneye üzülmesek!
Yediğiniz hakların sizi bulması dileklerimle…